İzleyiciler

21 Haziran 2019 Cuma

SENİ ÖYLE BİR SEVMELİYİM Kİ


Kirpiklerine tutunan uykuların olmalıyım,
Her gece vazgeçemeyeceğin
Hiçbir zaman engel olamayacağın.
Sana güzel rüyalar olmalıyım sonra,
Rüyadan öte gerçek
Baştan aşağıya…

Bir yağmur bulutu gibi
Gelmeliyim evinizin üstüne,
Bardaktan boşanırcasına yağıp.
Buram buram toprak kokmalıyım sonra
Gözlerinden öperek uzaklaşıp…

Şimdi bir şiir, bir yaprak
Olmalıyım elinde,
Umutla okunmalı, zamanla sarararak.
Sonra bir köşede
Yavaşça ölmeliyim, dirileceğimi kanıtlayarak…

Beraber ölmeliyiz aslında
Topyekün terk etmeliyiz.
Üstümüze vazife olmasa da
Sevenlerimizi biraz üzmeliyiz…

Seni öyle bir sevmeliyim ki…
Yer gök aşk kokmalı
Vazgeçmemelisin benden uyku gibi…
Hayatına gerçek olmalıyım Rabia’m
Parmağında yüzük, gözünde yaş
Üstünde yaşanılır bir dam…

 – 27.06.18

18 Haziran 2019 Salı

AL BU GECE BENİ


Al bu gece beni
Koyma koynuna hüznün
Sensizlik zamanlarından farklı olsun
Odamda sen olma
Ama odam kokun dolsun.
Bilmesin kâinatın diğer mahlûkları
Kalbimizi bilmedikleri gibi…

Al bu gece beni
Bırakma yolun ortasında seni düşünürken
Şu yorganın bir ucunu da sen çek üstüme
Girme odama, istemezsen
Ama girmediğini bilmeyeyim.
Varmışsın gibi olsun
Yokluğunda dağılan her şey…

Al bu gece beni
Şu odadan çıkışın, diğer kapıdan girişin
Titremeye sebep olur bir et parçasında
Yurdun kapısından dalışın
Ayaklarım şimdi nasıl ayrılsın oradan?
Yüreğimi bırakıyorum kapının önüne
Görmüyorsan basma, geç yanından…

Al bu gece beni n’olur
Koyma hüznün koynuna…
Gerçekten sensiz değilim yanında değilken bile
Başka şeylerle meşgul sanma
Sana mesaj atmasam da
Resmin hep zihnimde
Gider gelir parmaklarım mesaj kutusuna
Ama yazamam
Çünkü sen almalısın beni
Hüznün koynundan…

24 Haziran 2018 Pazar

ARIYORUM (LÂ'M)

Geceleri yıldızların arasında,
Mevlana ile Şems'in aşkında,
Kimya'nın Şems'e tutkusunda,
Seni arıyor naçar gönlüm...

Derinden etkilendiğim keşmekeş rüyalarımda,
Beni bana bulduran kitap sayfalarında,
Her kelimenin, her cümlenin arasında,
Seni arıyorum aşık maşukunu nasıl ararsa...

Yüreği ıztırapla kavrulan aşıklarla,
Hiç dinmeyen yağmurda, fırtınalarda,
Yunus güneşini nasıl aradıysa,
Seni arıyorum, küllenmeyen bir odla...

19 Haziran 2018 Salı

CANIMIN ŞİİRİNE


Benim günahım çoktur doğru,
Elbet çekiyorum birinin cezasını.
Ben ağlarken senin de canın yanıyor mu?
Kimse duymasın kulağıma söyle ezasını...

Çekilmez mi oldum yoksa tahammülsüz mü?
Yüreğinde yangın vardı söndü mü?
Koca ateş artık bir avuç kül mü?
Gerçeği bana söyle ellere şakasını...

Senin kirpiklerin kıl değil ok,
Rüyalarım öksüz acılarım çok,
Aklı sorma mantık zaten yok
Nasıl veririm ben bunun hesabını?

Melonkolik olup seni de üzüyorum,
Az gülüp genelde ağlıyorum,
Çok değil günde yüz bin defa özlüyorum,
Hasretini dindirecek söyle yağmur duasını...

Gözlerimi kapatıyorum önünde sen,
Duvara bakıyorum yansıyor gölgen,
Kara sevda bu bilinmez düşmeden,
Merhamet et bana bulayım şifasını...

16 Haziran 2018 Cumartesi

YALNIZ ADAM ÖLDÜ


Bir aralık günü
Adı fil gibi bir yerde sevgilim
Üzerime cemreler gibi düştü
Pırıl pırıl aktı yüreğime en ince damarlarımdan
Oturduğumuz koltuk üçlüydü
Parmak uçlarımdaydı kan…

O gün o küçük yerde sevgilim
Melekler şahit oldu.
Dinmeyecek sırılsıklam bir sevdaya
Adsızdı adı kondu
Üzerimizdeki bu ruh halinin...

Üzerine hesap edilen
Baharlar vardı sevgilim
Bütün hesaplar bozuldu
Ellerindeydi elim.
Hesapları bozan neydi?
Ben orada neydim? Kimdim?

Yalnız adam öldü dediler
Bir hoca okudu selasını
Kimsesizler mezarlığına defnettiler
Kimsesizler kıldı namazını.
Bir daha da görmediler
Sokaklarda kimsesiz dolaşanı…

12 Haziran 2018 Salı

İŞİM BİRAZ DAHA ZOR


Bu bulutlar niye dağlar?
Yüreğimi delik deşik.
Bu hafakanlar niye?
Sözcüklerim neden bitişik?

Aramızdaki dokuz durak
Sanki bitmeyecek gibi
Koşarak geliyorum.
İçimdeki acı, seni görmeden
Geçmeyecek sanki.

Bir küçük sam yelinde bile
Neden kalbimizdeki küçük cızırtılar?
Onca gülünecek şey varken
Gözlerimizdeki yaşlar neden?
Belki bu da kavuşamamaktandır bilirim.
Belki elimizde değil.

Ama sevgi tomurcukları var
Kalbimizin en kıpırtılı köşelerinde.
Her tomurcukta bir şiir,
Her kıpırtıda aynı şair
Gözlerinin ferine dokunan…

Bilirim zor,
Acı,
Ve savsak…
Hele İstanbul’da sevgilim
Daha da zor
Savsak ve güçlü olmak…
-ki ben dünya güzeline aşığım-
İşim biraz daha zor.

16 Mayıs 2018 Çarşamba

ŞİİR GÖZLÜM


Ne yapsam yapayım uslanamıyorum,
Her şeyi unutup, sırtımı yaslayamıyorum,
Yarın var deyip huzurlu yatamıyorum,
Yarına seni düşünmezsem ne önemim var şiir gözlüm.

Ben belki birkaç mısraayım özümde
Sönmeyecek ateşin mangalın közünde
Bugün tutamayacaksam yarın sözümde
Riyakârlık edersem ne önemim var şiir gözlüm.

Sen zor bir kadın bu dünyada en güzel
Sözlerin çok tatlı, bakışların çok özel
Senin olmak büyük yüce bir emel
Uğrunda ölmezsem ne önemim var şiir gözlüm.

Çok hasta severim hem de kıskancım,
Merhametin, kucaklayışın baş tacım.
Kabul ettim çoktan sensin sultanım
Baş eğmezsem ne önemim var şiir gözlüm.


Anam doğurmuş o zaman Samet’tim,
Ağlamışım değişmiş adım Adil’dim,
Sen çok sevdin kendime YAVUZ dedim,
Yavuz’un olamazsam ne önemim var şiir gözlüm…

19 Nisan 2017 Çarşamba

BİR BEN BİR VALİZİM KOCA BİR HİÇ'LE SANA GELDİM

Geldim
Eyvallah diyerek tüm sevdiklerime
Rüyalarımı anlatarak kızgın yollara
Geride bırakarak umutlarımı
Kaybederek zamanın ortasında kendimi
Sana geldim bataklıktan kurtulmak için...

Geldim 
Soru sorarak yanımdaki boş koltuğa
Kırlangıç uğultusuna göz yumarak
Kışlamdaki tek askerimi cepheye salarak
Sevgimi salarak savaşlara
Doymadan doyumsuzluğu öğrenerek sana geldim...

Geldim 
Şarkıların anlamını hiçe sayarak
Doldurarak boş kadehleri
Ay parçası yüzünün aydınlığında 
Çöl ortasında gölgenin karanlığında
Avuçlarından su içmeye
Beni sana vermeye 
Gözlerine değmeye geldim...
Aç kapıyı sonuna kadar
Sorma kim olduğumu
Sözlerin kamçıdır o an
Eğri kirpiklerin ok
Sorma kim olduğumu
BİR BEN BİR VALİZİM KOCA BİR HİÇ'le sana geldim...

BİLMEZ İDİM

Hasretiyle yanıp kül olduğum sevgilim
Dermanın kendimde olduğunu bilmez idim.

Gözlerini gördüm ama
Dudakların bilmez idim.

Çok ah ettim verdiğin acılardan
Marifetin bilmez idim.

Kirpiklerin zehirliymiş ama
Şifasını bilmez idim.

Çok dağları aştım ama
Kaf dağını bilmez idim.

Nice şairler okudum
Fuzuli’yi bilmez idim.

YAVUZ dostlardan el çekme, utan!
Hallacı Mansur’u duydun ama
İbnül Farız’i bilmez idin…

ANSIZIN

Bu sevdayı gönlüme ben mi bağladım?
Hiçbir şey yokken geldi, ansızın.
Savaşa çıkmadım ama vuruldum
Kirpiğin kalbime değdi ansızın.

Senin gönlüne trenler kalkar bu şehirden
Okunmayan mektuplar uçar gönlümden
Neler gelir dilimin ucuna bir bilsen
Söyleyemem, şiir olup akarsın ansızın…

Kimseye söylemeden kaçtın ama
Açtığın yaraları sakın unutma
Bir daha da peşine düşmem sanma
Haberin olmaz, karşına çıkarım ansızın…